November 19, 2013

sevgilim,

sana ilk ve belki de son kez böyle sesleniyorum. onur ünlü düştü aklıma çay içerken. sen şimdi muhtemelen bir trendesin. ben çay içip ağlıyorum, beni öpersen belki şair olur seni yanıma aldırırım diyorum içimden. bugün ilk kez pırasa yedim. yeşil rengini çok severdin. portakal tadı aldım yerken, sigarayı bırakmak gerçekten arttırıyormuş tad almayı. belki de duyularım keskinleştiğinden sen bir trendeyken ağlıyorum şimdi. trenler eskisi gibi değil, o kara yataklı trenlerden birinde değilsindir şimdi. her şey gibi trenler de aşktan yoksun kaldı, her şey yeşil şimdi. ama pırasa yeşili değil, franklin yeşili. aşk örgütlenmektir demiş ece abi. düşünüyorum. sen beni öpersen bankaları soyardım, eski trenleri tedavüle sokardım. geçen gün ilk kez elimde banknot tutarken iğrenmedim kendimden ve maveraünnehirden. berkin elvan için yazı yazdım banknotlara, belki birisi yirmi saniyeliğine de olsa paraya senin bana baktığın iştah ve merakla bakarsa diye. sahi sen ne güzel bakardın bana. şimdiye yaklaşmışsındır sofya'ya, kaldır kafanı ve bak tuna'ya. senin ve benim en sevdiğimiz renkler var orada. göz göze gelsek sevgilim derdim sana. ilk ve son kez ama.

sevgilin,
tuna.

No comments:

Post a Comment