June 24, 2013

şiirlerle 2013 direnişi (2) / Hızla Gelişecek Kalbimiz

"...kendi öz hüznümüzün ılık tarlasında
bozkır dayanıklılığımızın tarlasında
kalbimiz
ellerimiz ayaklarımız arasında
ve kimsenin bölemediği şarkıyı
güllerin, buğdayların ve acının şarkısını
bir haziran uygulayacak sesimize.
sütçünün sesiyle birlikte
erkenci işçilerin sesiyle birlikte
şoförün sesiyle birlikte
sabah başlamış sarhoşların sesiyle birlikte
yaman sarhoşların sesiyle birlikte
ve yeni uyanışların ve yeni doğmuşların 
ve herkesin ve herkesin
sesleriyle birlikte
bir haziran uygulayacak
kimse bölemeyecek ve kalbimiz
hızla gelişecek."  turgut uyar

June 23, 2013

şiirlerle 2013 direnişi / gabriel peri, haziranda ölmek zor, tanya

"-öleceksin, dediler,
iltica et, hayatin bağışlanır.
bunu çıplak bir kılınç gibi açık ve uzun söylediler.
gabriel peri dikkatli bir sabırla
ve hafif tertip alaycı nezaketiyle dinledi.
-hayir, dedi.
tırmanmak bir dağın yamacına ...
ve ordan masmavi denizi görmek.
hayatının amacına sadık kalıp ölmenin sükûneti.
dostlarına ve yurttaşlarına yazdı son mektubunu.
lüzumsuz bir tek virgül bile koymadan
tasnifli, berrak,
ve sözü doğrudan doğruya söyleyerek
her seferki dikkatiyle yazdı bunu.
imzasını attı.
zarfı kapattı.
ve dinledi kendi kendini son defa:
pişman değildi.
902' de başlayan
ve bu sabah
941 yılı aralık ayının on beşinde
bu sabah şafakla bitecek olanı
elden gelseydi tekrarlamak
tekrarlardı aynı yerden başlayıp
aynı yoldan geçerek
ve yine gerekirse aynı yerde bitirmek üzere.
ve biraz kibirli bir rahatlık duyuyordu.
kafasıyla, kitapların arasından gelmişti kavgaya
fakat sadık kalmıştı ona namuslu bir amele gibi..." nazım hikmet ran


"yıllar var ki ter içinde 

taşıdım ben bu yükü 

bıraktım acının alkışlarına 
3 haziran '63'ü 

bir kırmızı gül dalı 
iğilmiş üzerine 
okşar yanan alnını 
bir kırmızı gül dalı 
nâzım ustanın 

gece leylâk 
ve tomurcuk kokuyor 
bir basın işçisiyim 
elim yüzüm üstümbaşım gazete 
geçsem de gölgesinden tankların tomsonların 
şuramda bir çalıkuşu ötüyor 
uy anam anam 
haziranda ölmek zor!"
hasan hüseyin korkmazgil



"nazlı, uzun boynuna ilmiği geçirdiler.bir subay fotoğrafa meraklı,
bir subay, elinde makina : kodak,
bir subay resim alacak. 
tanya seslendi kolhozlulara ilmiğinin içinden
"- kardeşler, üzülmeyin.
gün yiğitlik günüdür.
soluk aldırmayın faşistlere,
yakın, yıkın, öldürün..."

bir alaman vurdu ağzına partizanın, 
genç kızın beyaz, yumuk çenesine aktı kan. 
fakat askerlere dönüp devam etti partizan : 
"- biz iki yüz milyonuz.
iki yüz milyon asılır mı?
gidebilirim ben.
ama bizimkiler gelecekler.
teslim olun, vakit varken..."

kolhozlular ağlıyordu. cellat çekti ipi.
boğuluyor nazlı, boynu kuğu kuşunun. 
fakat dikildi ayaklarının ucunda partizan 
ve hayata seslendi insan: 
"- kardeşler
hoşça kalın. 
kardeşler
kavga sonuna kadar.
duyuyorum nal seslerini
geliyor bizimkiler!" nazım hikmet ran